Ben ve Hiç |
Bir
Hiç Konçertosu Allegro con brio / Allegro
risoluto H.
İbrahim Türkdoğan
|
|
|||
Hiç'i Düşünürken İlk Ve Son Hayalet: Dil |
Bir
kere doğmuş olan kişi için Olmama
şansı hiçbir zaman için yoktur. Olmayan
biri için Olma tecrübesi de yoktur. Olmayan
biri için Olma acısı da yoktur. Olmayan
biri için Olma mutluluğu da yoktur. Mutluluk
var mı ki? İnsanlık
olmalı mıydı? Olmak İyinin
ve kötünün ötesinde olmak olmamak
mıdır? Olmak
için Olmak Olmak
olmalı mıydı? Öznesiz
Tek = Biricik = Hiç? Biricik
saltanatsız sultandır Dil’de
kendine yabancı olabilen göçebe olabilendir;
göçebe-oluştur
bu. Anadili’nde yabancı olabilen Hiç’te
olabilendir. Hiç’te-Olan hem dil’de hem
de Anadili’nde göçebe-olandır.
Çünkü: Hiç’te-Olan
hem dil’de hem de Anadili’nde
kendine yabancıdır. Güneşin
battığı yerde: Varlık
Kendi-Olan dır, Hiç
Öteki dir. Güneşin
doğduğu yerde: Hiç
Kendi-Olan dır, Varlık
Öteki dir. Ya
da Varlık
ve Hiçlik = Öteki ve Ben? Varlık
olmalı mıydı? Varlık
değer taşımaz Hiç’e göre. Ama
Hiç de değer taşımaz
Varlık’a göre. Ve Varlık ancak Hiç
sayesinde varolandır. Hiç,
hiç olduğundan ve başka da hiç bir şey
olmadığından,
sunacağı hiçbir şey de yoktur; ne sevgi, ne nefret, ne
ümit, ne bir teselli ne
de herhangi bir şey. İnsan ancak ermişlikte bunu
görür: Nirvana. Buda’yı böyle
düşünmek gerek. Ancak:
Ermiş’i nasıl tanıyacağız? Ermişin ermiş olduğunu
nasıl anlayacağız? Sadece
kendimiz erersek. İnsan
erebilir mi? İnsan
olmalı mıydı?
Bu
bile bana fazla gelir. Hiç
var mı? Hiç
yok.
|
|