Jacques Derrida’nın Hayaleti 

(Derrida’nın “Marx’ın Hayaletleri” adlı kitabı üzerine bir not) 

H. İbrahim Türkdoğan

image8

line1.gif

                     

 

 

 

 

 

 


        

 


                             

Derrida: “Stirner’le birlikte şöyle bağırabiliriz pekâlâ: ‘Evet, tüm dünyada hayaletler kol geziyor!’”

Bu tümceyle Marx’a bir gönderme yapıyor. Marx’ın komünizme dair ironik bir vurguyla seslendirdiği “Avrupa’da bir hayalet kol geziyor” tümcesi, Stirner’in Marx’ta öngördüğü ve; Marx’ın Stirner’i okuduktan sonra kendinde gördüğü hayaletin felsefi-siyasal dışa yansımasıdır. Marx’ın, yakasından asla düşemediği en büyük hayaleti ise: Max Stirner!

Dikkat çeken ve öteki sinsi tümcesi de şöyle: “Marx olmaksızın okumak gereken Stirner’in gözüpekliğini […], özgünlüğünü ciddiye aldığımızı açıklayalım.” Bu bir cesaret mi? Yoksa Derrida, bastırılan bir korkuyu farkında olmadan dışa mı yansıtmaktadır?

Bu tümcede gizli olan nedir? Açık olan nedir? Ne anlatmak istiyor bu tümce? Sorgulayarak okuyan bir okurda öncelikle şüphe uyandırıyor.

Derrida’nın bu tümcesini ciddiye alamıyorum. Sormak gerekir: Neden Marx’tan bağımsız bir Stirner çalışması mevcut değildir? Ya da Stirner’i temel alan bir akademik çalışma? Marx olmaksızın “gözüpek” ve “özgün” bu filozofu neden Marx bağlamında inceliyor? Marx’ın baş hayaletinin Stirner olduğunu göstermek için mi? Stirner üzerine özel bir çalışmada da bunu yapabilirdi hatta çok daha özgün bir çalışma olurdu bu.

Derrida, hangi hayaletten kurtulmaya çalışmaktadır?

Marx, Engels, Nietzsche, Husserl, Heidegger, Habermas gibi ücra köşelerde kısa tümcelerle Stirner’in ezici etkisinden söz etmiyor; tersine, Stirner’den derin etkisini saklayamayacak kadar uzun açıklamalarda bulunabiliyor. Ama yine de bir başka filozofun (Marx’ın) gölgesinde onu bir yan değini kategorisine düşürerek övgülerde bulunuyor. İşte aynı tuzak, aynı korku! Bu psikoloji, Derrida’yı öteki filozoflarla aynı yerde buluşturuyor.

Marx’ın baş hayaletinin Stirner olduğunu kitabın temelinde görebiliyoruz. Öyle ki, kitabın adı “Marx’ın Hayaleti: Stirner!” olması gerekirdi. Kiminle hesaplaşıyor? Marx’la mı, Stirner’le mi? İkisiyle de mi? Bu soruyu yanıtlamamak için elinden geleni ustalıkla yapıyor. Cesaret değil tümcesindeki afekt, bizzat Korkudur! Akademik dünyada Stirner’den daha fazla önemsenen Marx’tan yana olduğunu tuhaf, üstü kapalı tümce yapılarında iletmeye çalışıyor. Akademik felsefe karşısında kendi imajını zedelememek için.

Stirner’le hesaplaşamamanın ama ondan etkilenmiş olduğunu da saklayamamanın yarattığı psikolojik çelişki. Daha önce öteki filozoflarda (Marx, Nietsche, Habermas vb.) rastladığımız tipik psikolojik bastırma mekânizması. Bu çalışma gerekli (akademik) ciddiyeti içermiyor. Ve bir filozofun sergilemesi gereken cesaretten de pek uzak.

image8

line1.gif

yukarı E- Mail Ana Sayfa